2. Dünya Savaşı - Almanya Çöküyor

Sayın okuyucularımız, gecikme için özür dileriz! Bu hafta 2. Dünay Savaşı’na devam ediyoruz. Yıkılamaz, çökemez denilen büyük güç Almanya, otoritesini kaybetmeye ve çökmeye başlıyor. Almanya, tüm bu olanlardan sonra toparlanabilecek mi sizce?

Japonya’nın zamanı tükenmişti ve ABD Donanması daha güçlü bir şekilde dönmüştü. Bundan haberi olmayan Japon İmparatoru, ABD Donanması’na Midway’da noktayı koymayı planlıyordu. Ancak uçak gemilerini hedef alan ABD, belirleyici deniz savaşında mükemmel bir galibiyet aldı. Japon Deniz Kuvvetleri kabinesi ve gücü bir daha toparlanamadı.

Afrika alındıktan sonra her nasılsa Müttefikler’in diplomatik gücü İngiltere’nin elindeydi. İngilizler, Almanlar’a “Yunanistan’a saldıracağız” deyip İtalya’ya çıkma yolunu seçtiler. Bunun için ise kıyıya vurmuş gibi görünen İngiliz subay cesedini kullandılar.

Sicilya savunmasız ve zavallı bir adaydı. İtalyan tarihi boyunca asla toparlanamamıştır. ABD ve İngiliz askerleri Sicilya işgalinde zorluk çekmedi. Ancak yukarı doğru çıktıkça dağ seviyesi artan, sanayileşen, merkezileşen ve güçlenen İtalya’nın arkasında Almanya varken çökmesi imkansızdı. Özellikle Venedik bölgesinde aşırı büyük bir merkezi otorite vardı. Müttefikler, Napoli Mafyaları’nı kullanmayı seçtiler.

Kuzey İtalyan kamuoyu savaşı başından beri istemiyordu. Sicilya’nın düşmesi, Güneyde ise asıl güç olan Napoli mafyalarının İngiliz yanlısı güç kullanması ile Mussolini, Kuzey İtalyanların kucağına düşmüştü. Mussolini, barış isteklerini yerine getirmezse iktidarı kaybedeceğini biliyordu, ve teslimiyet görüşmelerini başlattı,

Derken Hitler, kuvvetlerini Güney İtalya’ya çekti. Kuzey İtalya’ya çekilen askerleri zorla silahsız bıraktılar. Almanlar, İtalya’da zaten olan siyasi etkilerini askeri işgal ile güçlendirmişlerdi. İtalya, Almanlar tarafından “dostça” bir işgale uğradı. Artık Fransa’dan bir farkları yoktu.

Kış gelene kadar İngilizler Roma’ya kadar gelebildi. Ancak Hitler, Kuzey İtalya’da otoriteyi ele geçirmeyi başarmıştı. Yani dağlarla çevrili, tahkimli ve merkezi Kuzey İtalya’yı ele geçirmek yine imkansızdı.

İngilizler diplomatik olarak başarıya ulaşamadılar, başarısız da olmadılar. Ancak bu diplomatik gücün ABD’nin eline geçmesine yetti. ABD ise, Normandiya üzerinden Fransa’yı almayı istiyordu. Harekete geçeceklerdi.

ABD, İngilizler gibi çıkartmanın Calais’e yapılacağı konusunda Almanlar’ı inandırdı. Almanlar Normandiya’yı hoş bıraktı. Çünkü Alman askeri kodu kırılmıştı. Müttefikler, Almanları parmaklarında oynatıyorlardı.

Hava ve deniz bombardımanlarından sonra, kanlı ve acılı 5 çıkartma yapıldı. 2’şer tanesi ABD ve İngiltere tarafından, 1 tanesi ise Kanada tarafından organize edilmişti. Ve hepsi de başarılı oldu.

Kısa süre sonra Caen, Cherbourg ve Bretogne düşmüştü. ABD, iç kısımlara doğru dağıldı. İngilizler ve Kanadalılar ise ABD ordusunun hareketlerine göre çevreleme yaptı. Ve büyük bir Alman ordusu kapana kıstırılarak imha edildi. Artık Fransa’da Alman otoritesi diye bir şey kalmamıştı. Kısa süre sonra Vichy rejimine son verildi. Bu sayede halk ile Almanlar iyice papaz oldu. Huzursuzluğu dindirmeye polisler yetmiyordu. Asker kullanımı ise cephede yenilgi(asker sayısının azalması yüzünden) ve halkla daha çok ters düşme demekti. Fransa, işte o zamanlarda fiilen kaybedilmişti. Ancak Alman ordusu henüz kovulamamıştı.

Cezayir’deki Fransız direnişçiler Güney Fransa’ya, Marsilya’ya ulaştırıldı. Fransız direnişçileri gören halk, daha çok motive oldu. En sonunda Almanlar önce Paris’i, sonra tüm Fransa’yı terk etti. Alman işgali altındaki tüm topraklarda Alman yönetimi zayıflamaktaydı. Sıradaki durak ise Belçika’ydı.

Yazımızı burada sonlandırıyoruz. Sosyal ağlarda paylaşmayı unutmayın!